top of page
Ara
  • Yazarın fotoğrafıoyku nehir

Ege’nin bu yakası; Selimiye


Fotoğraf: Hakan Suyun – Selimiye

Bütün yılın yoğun iş stresini ve hatta pandeminin getirdiği ağır baskıyı atmanın en iyi yoludur Selimiye. Belki üç gün, belki 1 hafta ve hatta yolu gözünüze kestirdiyseniz hafta sonu için bile yola dökülmekten kaçınmazsınız. Bütün yılın zor günleri, bavulunuzu hazırlamaya başladığınızda geride kalmaya başlamıştır bile. En büyük derdiniz bavula nelerin sığmayacağı olur. Bazen de bir sırt çantası kadar kolaydır. Fakat hep aynı mutlu telaş. Sonunda hazırsınız. Sabahın erken ışıkları ile başlar seyahat. Alarmlar tamam. Malum, 1 günü bile kaçırmamak gerek. Bütün yıl bu anı beklediniz. İşte gidiyoruz.


Hisarönü körfezinin en güzel koylarından biridir Selimiye, büyük lüks otellerin olmadığı, eğlence mekanlarının bile oldukça mütevazi olduğu eski bir balıkçı köyü. Marmaris ile arası 45 km. Bozburun yarımadası üzerinde küçük bir köy. Kışın nüfusu 2.000 civarında iken yazın 10.000 misafiri ağırlıyor. Tamamen dağların arasında kalmış bakıldığında göle benzeyen tamamen dağlarla çevrili bir denizi var. Kara yolu 1983’e kadar çok sınırlı. Nerdeyse tüm taşımacılık Datça Yolu üzerinden teknelerle sağlanıyor. Yeni yapılan yol ile artık ulaşım hem çok kolay bir o kadar da keyifli.

Fotoğraf: Ayhan Yörük

Oldukça eski bir yerleşim alanı aslında M.Ö 2.000 yılından bu yana yerleşimin olduğu var sayılıyor. Karia uygarlığının önemli bir liman kenti olduğuda biliniyor. O zamanlar ismi Hydas. Kale surlarının ve gözetleme kulesinden günümüze kalanları köye girişte sizleri karşılıyor. İsmi daha sonra Losta oluyor. Osmanlı imparatorluğu döneminde Kızılyer deniliyor. Bu isme bazı akşamlar sizde gün batarken tanıklık edebilirsiniz. Selimiyenin Turizm ile tanışması aslında çok yeni. Marmarisin bilinirliğinin artması önemli bir rol oynuyor. Teknelerin uzun süredir uğrak yeri olsada yolun açılması gelen misafir sayısını ve buna bağlı olarak popülaritesini artırmış.


Fotoğraf: Hakan Suyun- Selimiye

Yolculuk zamanı yaşadığınız şehre göre değişse de hedef hep aynıdır. Selimiye’de huzurlu bir tatil. İçiniz kıpır kıpır. Tatil günleri sayılıda olsa Dünyanın en muhteşem koylarından birinde olacaksınız. Her gün için plan yaparsınız. İlk gün otelde kalırım, yol yorgunluğu denizin tadını çıkarırım bir akşam yemeğine Sardunya’ya giderim. Hayatım yer ayırttın mı malum yazın yer bulmak zor. Bir gün tekne turu, Hayri kaptanı’da arayayım gidince kalabalıktır şimdi tekneler. Olmadı Şener kaptan. Bir akşam Hidayette gideriz. Her gece balık olmaz bir akşamda Yamaç’da pide kebap yaparız. Akşamları Losta dondurmayı unutmayalım. Uzar gider tatlı telaşlı planlarınız. Zaman ise hiç yetmez.

Fotoğraf: Hakan Suyun- Selimiye

Okunacaklar da var tabii. İhmal ettiğiniz en az 2 kitap bavuldadır. Daha iyi nerede okuyup yazabilir ki insan. Karşınızda göl gibi muhteşem ve sıcacık bir deniz, dallarını denizde yıkayan çam ağaçlarının manzarası, gürültüden uzak, sıcacık insanın kendine has Ege şivesi ile sizleri ağırlayabilmek için telaşları.


Karayolu ile yolu ile geliyorsanız yolunuz Muğla’dan geçer. Adı sanı çok popüler olamayan bu şehir insanı şaşırtır aslında. Muğla evleri, Zeybekleri, folkloru, köftesi kebabı pek ünlüdür Egede. Fakat Bodrum, Marmaris, Datça, Fethiye ve bunların saymakla bitmek koyları sanırım şehrin isminin önüne geçmiş. İnsanın hayali hani şöyle bir kafe açsak butik bir restoran yada takı ufak bişey işte canım güneye gitsek der ya insan. Aslında Muğla’ya kaçmayı diliyorsunuzdur.





Muğla; 2 havalimanı, 7000 aşkın tekneye konaklama imkanı sağlayan 16 yat limanı. Akdeniz ile muhteşem Ege denizlerini ayırmakla kalmaz 1480 km ile Türkiye’nin en uzun kıyı şeridine sahip bu kent. Hem de ne kıyı şeridi. Fethiye, Dalaman, Ortaca Köyceğiz, Marmaris Datça, Milas, Bodrum. Ve bunlar daha ilçeler. Bu ilçelere bağlı köyler, mahaller beldeler, bükler. Sözü uzatmadan hemen bir link vereyim çünkü saymakla bitmez bu muhteşem yerler. https://www.wikiwand.com/tr/Muğla%27daki_yerleşim_yerleri_listesi


Muğla’dan Marmaris’e doğru döndüğünüzde artık tatil kasabasında olduğunuzu bilirsiniz. Muhteşem Çam ormanları, ağustos böcekleri ve etrafta sizinle aynı telaşa sahip insanlar. Pekte bir şey kalmadı Selimiye’ye 1,5 bilemediniz 2 saat sonra Selimiye’desiniz. Kısa süre sonra Sakar geçidine ulaşırsınız.

Fotoğraf: Hakan Suyun- Gökova

Gökova Körfezinin muhteşem manzarası artık ayaklarınızın altındadır. Hele bir de gün batımına denk geldiyseniz güneşi batırmadan gitmek olmaz. Denizi ilk gördüğünüz yerdir. Durmamak olmaz teraslardan birinde. bu manzaraya haksızlık olur. Belki bir selfi. Uçakla Dalamana indiyseniz aynı muhteşem manzarayı uçaktan gördünüz. Gökova Fethiye kavşağından döndüğünüzde arabanın camı açık içinize çekersiniz çam ormanlarını. Sizi sağlı sollu mandalina portakal limon bahçeleri ve önünde dalından yeni kopmuş ürünler bekler. Balı’da unutmayalım. Çam balı Marmaris’in simgesi olmasının yanı sıra bir o kadarda lezzetli. Hatta bayır yolunu tercih ederseniz bir arıcılık müzesi bile var. Artık Marmaris’e 30dk mesafedeyiz. Marmaris’i yukardan görürsünüz. Yıllar geçtikçe yapılaşma artmış olsa da 4 katlı bina bulamazsınız ve tüm kentte bisiklet yolları ile çevrili. Yaya dostu bir kent. Yazın elbette İngiliz, Alman, Hollandalı ve Rus turistlerin uğrak yerleri. Bar, kafe, balık restoranları. Netsel marina uzun yalı içmelere tümü sahilden 12 km yrüyüş ve koşu yolu. Bisiklet ve motorlu taşıtlar giremiyor. Sabahları yürüyen koşan insanlar beach oteller, barlar kafeler. Sağ tarafınız Marmaris diğer yanınız deniz.





Fotoğraflar: https://neredekalinir-oteller.com/marmaris

Selimiyeye Ulaşım


Zaman zaman araç navigasyonları Gökova Marmaris arasında Meşhur Okluk koyu sapağından Datça yoluna da çıkartabilir. Değirmen yanı ve Hisarönü ve ilk yol seçeceği ile aynı noktadasınız. Bunu yol yolu yaklaşık 20dk. Kısaltmakta. Fakat Marmaris’i hiç görmüyorsunuz. Okluk koyu yolundan sapınca Datça yoluna kadar telefon pek çekmez. Yeşildere köyü civarında ise zaman zaman. O yüzden gece ulaştıysanız yola dikkat.


Marmaris’e ulaştıysanız, Selimiye’ye gitmek için 2 yolumuz var.


İlk yol Datça sapağından dönüp Hisarönü körfezine ulaşır körfez kıyısından Orhaniye Turgut, Bayır sapağından Selimiye. Deniz size Hisarönü’ den itibaren size eşlik eder. Çam ormanlarının turkuaz denize hatta bazı ağaçların denizin içinden çıktığını gördüğünüz irili ufaklı koylar, bükler. Ömrünüze ömür katar bu renk cümbüşü içinde burada olmanın huzurunu hissedersiniz. Bayır sapağını geçtiğinizde yokuş aşağı delikyol mevkiinde artık denizin içimdesinizdir. Bir başka muhteşem gün batımında Delikyol’dan izlenebilir. Karşınızda Selimiye solunuzda keçiler Selimiye’ye ulaşırsınız.


2. Yol ise Marmaris içmelerden turunç yol sapağından Osmaniye Bayır yolu. Bu yol Turunç yolundan çam ormanlarına daldığınız ve aynı zamanda 850 km ile Türkiye’nin en uzun mesafeli yürüyüş rotasına sahip Karia yolunun etap başlangıcıdır. 46 etaptan oluşan Karia Yolu 2013 yılında Resmi olarak açılsa da çok uzun zamanlardan beri kullanıldığı bilinmektedir. https://kariayolu.com

Çam ormanları içinden biraz virajlı fakat inanılmaz keyifli bir sürüş ile Delikyol mevkiinde Datça Yolu ile birleşirsiniz ve işte Selimiye.


Fotoğraf: Hakan Suyun- Delikliyol

Selimiye’ye Bozburun yolu üzerinden sağa dönerek ana yoldan sapılıyor. Fakat yaz aylarında şehir merkezinde trafik kalabalık olduğunda sizi bir üst köy yoldan götürebilir. Bir anda tepe üstünde köyün içinde bulursunuz kendinizi şaşırmayın. Navigasyon sizi trafikten kurtarıyor. Navigasyona güvenmeye devam. Ana yoldan girer iseniz normal girişten saptığınızda hemen sizi sağınızda Deniz ve içindeki gözetleme kulesi karşılar. Artık otelinize yerleşme zamanı.


Eğer Uçak ya da Otobüs ile seyahat etmeyi tercih ettiyseniz Marmaris’e ulaşmanız gerekiyor. Uçak ile yolculuklarda Dalaman Marmaris arası Muttaş ve Havaşı kullanabilirsiniz.

http://www.muttas.com.tr/sayfa/marmaris-otogar---dalaman-havalimanı

Bodrumdan Havaşın servisleri var.

http://www.havas.net/tr/Hizmetlerimiz/OtobusHizmetleriVeOtopark/OtobusServisNoktalari/Pages/Bodrum.aspx

Havalimanlarından Selimiye’den organize edilebilecek özel transferlerde mevcut. Kalabalık seyahatlerde 14 kişiye kadar VIP transferlerde sağlanıyor. Ayrıca ötelerde sizin için transferlerinizi organize edebiliyor.


Marmaris otogardan minibüsler ile de Selimiye’ye ulaşmak mümkün. Yazın çok sık olan bu transferler kış aylarına doğru sefer sayıları azalarak devam ediyor.

https://www.mugla.bel.tr/otobussefersaatleri/


Eğer Bodrumdan gelecek iseniz Datça’ya feribot ile ulaşmakta mümkün. Ya da tam tersi. Mutlaka biletinizi daha önce organize edin yoksa yer bulmak son anlarda çok güç. İşte detaylar için link. https://www.bodrumferibot.com/seferler-bodrum-datca.


Dolmuşlar sizi ATM cihazlarının yanında, yaz kış kurulan semt pazarının önünde bırakıyor. Semt pazarı çarşamba günü. Konaklama alanları Deniz kenarında ya da daha içerilerde olabilir. Bazı oteller ise daha yamaç kısımlarda denizi yukarıdan görüyor. O sebeple rezervasyon sırasında eğer daha önce gelmedi iseniz yerini mutlaka sorun ve sizi almalarını isteyin. Yoksa sıcak ve bavul bir anda işkenceye dönebilir.


Selimiye’de Konaklama

Oda kahvaltı konsepti ile misafirleri ağırlayan Pansiyon, Tatil evi, Butik otellerden oluşuyor. İşletmeciler ağırlıklı olarak Selimiye halkının kendi tesisleri ya da büyükşehirden kaçanların işlettiği tesisler. Birçok kanal üzerinden Selimiye’deki oteller pansiyon ya da tatil evlerinin detaylarına ulaşmak mümkün. (Aşağıda linklerini paylaşıyoruz.) Son zamanlarda villa kiralama da oldukça popüler denebilir. Konaklama alanları odaları ve mutfaklar temiz, işletmeciler ve çalışalar güler yüzlü. Odalar genelde çok büyük değil. Aile odaları olan pansiyonlarda mevcut. Lüks aramayın fakat oldukça temiz. Covid 19 sebebi ile birçok işletme ekstra temizlik ve dezenfeksiyon programı uyguluyor. Şirin temiz odalarda konaklayacaksınız diyebiliriz.

Fotoğraf: Hakan Suyun

Selimiye’nin yaklaşık 3 km bir sahil şeridine sahip. Oteller ve evler in bir kısmı sahil şeridinde bulunmakta. Hemen arkasından Selimiye’nin girişinden Sığlimana kadar uzanan bir ana yol bulunuyor. Yolun diğer tarafı ise yamaç ve ağırlıklı olarak yamaca kurulmuş bir belde. Buna bağlı olarak bazı konaklama tesisleri deniz kenarında olmasına rağmen bazıları yamaç tarafında çok güzel koy manzarasına sahipler. Eğer yamaç tarafındaki tesisleri tercih ederseniz size yönlendirecekleri sahil alanlarında ya da anlaşmaları oldukları beach lerde denize girebilirsiniz. Bu bazen biraz yürüyüş gerektirebilir. Yazın Selimiye’nin sıcağını göz ardı etmeyin. Erken saatlerde çıkın geç saatlerde dönmeyi planlayın derim. Sahil tarafındakilerin zaten böyle bir sorunları yok.

Sahil ve Deniz


Selimiye hisar önü körfezinin en güvenli koylarından biri. Geçmişte ve günümüzde tekneler için doğal bir sığınma alanı. Deniz oldukça sakin, dalgasız ve sıcak. Başlangıç kısmından itibaren gittikçe derinleşen bir yapıya sahip. Çocuklar için oldukça güvenli. su sporları Selimiye’de yasak. Korkutacak bir araç bir tehdit oluşturmuyor.

Sahil şeridi yaklaşık 3 km uzunluğunda küçük çakıl. Ayrıca Köy yolunun sonunda sığ liman kumluk bir sahile sahip.


Sığ limandan orman içinden keyifli bir çam ormanının içindeki patika yoldan ulaşılan Cennet koyu çok küçük çakıllardan oluşuyor. Sahilin en büyük problemi sahilde bir yürüyüş yolu yok. Bir çok özel mülkiyet ile yol kesiliyor. Ve çok sayıda iskele mevcut. Sahil kısmındaki konaklama tesislerinin ya iskeleleri var yada sahilden denize girebiliyorsunuz. Sahil alanında konaklama tesislerinin yiyecek ve içecek servisi mevcut. Fakat sığ limanda ve cennet koyunda böyle bir servis yok dikkat tuvalet de yok.

Küçük misafirler çakılları çok seviyor deniz suyunun sıcak olması sebebi ile suda çok mutlu oluyorlar.

Fotoğraf: Hakan Suyun

Köy merkezinde alargada ve iskelelerde yüksek sezonda oldukça fazla sayıda tekne olabiliyor. Sahil güvenlik teknelerin atıkları konusunda oldukça duyarlı davranıyor. Fakat koyun köy merkezine yakın yerlerde tekneler çok yakına demir atabiliyor. Uzun yüzüşlerde dikkat.

Denize mart ayından itibaren girilebiliyor Kasım ayına kadar denize girebilirsiniz. Haziran 15 ‘inden itibaren Temmuz ve ağustos aylarında okullarında kapanması ile oldukça kalabalık. Mayıs Ayı ve Eylül Ekim ayı daha sakin. Teknelerde haziran ayı itibarı Selimiye’ye ulaşmaya başlıyorlar. Eylül ayından itibaren tekne ziyaretleri de azalıyor.

https://tr.climate-data.org/asya/tuerkiye/mugla/selimiye-193803/


Selimiye'de Ne Yapılır?


Kışın oldukça sakin yazın ise oldukça kalabalık bir tatil yeri Selimiye. Fakat sessizlik hâkim köyün genelinde. En büyük sorun zaman zaman sıkışan trafik ve park problemi. Köyün girişi oldukça dar bir tek şeritli yol. Yoğun zamanlarda trafik can sıkıcı olabiliyor. Oldukça güvenli gece geç saatlerde bile hiç sorun olmadan istediğiniz yere gidebilirsiniz.


Köyün girişinden sığ limana kadar olan ana yolda keyifli bir yürüyüş yolu. Yaklaşık 3 Km. Sağınızda solunuzda konaklama alanları şahane begonviller ve zeytin ağaçları arasında yürüyüş yapılabiliyor. Sabah erken saatlerde oldukça yoğun kuş, horoz sesleri size eşlik eder. Girişteki Yarımada etrafında dönerseniz biraz daha uzayabilir parkurunuz. Bir miktar sahil kısmından yürüyebilirsiniz fakat daha sonra özel mülkiyetler sebebi ile sahil şeridi kesiliyor. Ne yazık ki tamamen sahilden yürüyemiyorsunuz.



Köyün girişi aynı zamanda köyün merkezi. ATM cihazları, dolmuş durağı, marketler bu alanda. Köy merkezinde Şok market Migros, Jet Migros A101 ve Makrocenter var. Küçük takıcılar, kafeler, Ev yemeği yapan lokantalar Losta tatlıcısı, Aşiyan meyhanesi, Yamaç kebap Mavi pide, paprika, badem mantı, sarı kardeşler midye, Severin takı kafesi bu alanda. Özellikle akşamları yürüyüşü tercih ederseniz bu alana kadar yürüyüp meşhur keçi sütünden dondurmanızı yiyerek keyifli vakit geçirebilirsiniz. Canlı müzik sadece Piyano Bar ve Delice’de.

Fotoğraflar: Hakan Suyun- Selimiye

Sığliman'a kadar olan kısımda otellerin restoranları mevcut. Sahil kısmında sakin yaz akşamları eşilinde akşam yemekleri ile geçiyor. Yamaç kısmında otellerde akşam yemek servisi yapabiliyorlar. Mutlaka rezervasyon yaparken akşam yemeğini sorun çünkü bazı konaklama tesisleri sadece oda kahvaltı servisi verdiklerinden şehir merkezine inmeniz yada diğer otellerin restaurantlarından faydalanmanız gerekebilir.


Fotoğraf : Hakan Suyun – Selimiye
Fotoğraf : Hakan Suyun – Selimiye

Selimiye'de Ne Yenir?


İşletmelerin kahvaltıları genelde iyi ve zengin. İyi bir kahvaltından sonra Öğle yemeklerinde ev yemekleri yapan işletmeler mevcut. Elbette vaz geçilmez zeytinyağlılar. Selimiye ye özgü kabak çiçeği dolması. Sabahları erken toplanıyor çiçekler ve öğlene hazır ediliyor. Yemeden dönmeyin. Bazı oteller set menü şeklinde öğle yemeği veriyorlar. Bazıları ise sadece sabah kahvaltısı. Rezervasyonlarınızda mutlaka sorun. Bunun dışında aperatifleri her zaman bulabilirsiniz.


Muhteşem bir lezzet. Elia’da mandalina tatlısını mutlaka deneyin. Sanırım hiçbir yerde tatmamışsınızdır.


Restoranlar otellere ait olanlar ile sadece restoran olarak işletilenler olarak ikiye ayrılmış durumda. Otellere ait olan işletmelerde gün içinde rezervasyon yapabilirsiniz ve size genelde akşam orada olup olmayacağınızı sorarlar. Diğerleri ise ağırlıklı olarak köy merkezinde sayılarıda aslında çok değil.

Akşam yemeklerinde Restoranlar genelde deniz ürünleri servis ediyorlar. Oldukça lezzetli deniz ürünleri, mezeler ara sıcaklar ve balık çeşitleri yiyebilirsiniz. Balıklar köy içindeki balıkçılardan yada Marmaristen taze olarak getiriliyor. Yemeklerin lezzeti, temizliği ve tazeliği konusunda çok rahat olun. İşletmeciler tarafından Her zaman çok dikkat edilen konular. Akşam yemekleri için Rezervasyona ihtiyacınız olacak çünkü neredeyse tüm işletmeler her akşam tamamen dolu.

Fotoğraflayan: Hakan SUYUN

Her gün balık yemekten sıkıldı iseniz, Yamaç Pide ve Mavi Pide’de lezzetli pide ve kebaplar yiyebilirsiniz. Selimiye özgü Badem mantı, Sarı Kardeşler Midye ve Kokoreç. Ev yemekleri için ise köy merkezinde olmanız gerekecek. Genelde Ege yemekleri ve zeytinyağlılar. Fakat akşamları bu alternatifler öğlene göre oldukça az.




Keçi sütünden tatlı ve dondurma olmaz ise olmaz. Bu dondurmalar ve tatlılar gerçekten lezzetli. Kendine has tatları ile sanırım daha önce başka bir yerde tatmadığınız lezzetler. Şehir merkezinde güvenle yiyebileceğiniz işletmeler var.


Selimiye'ye Gelmişken Görülecek Yerler


Bozburun

Selimiye’ye 10 km uzaklıkta bir balıkçı kasabası. Küçük bir limanı var. Yol kıyısına yerleşmiş küçük restoranlar, pansiyonlar ile çok şirin. Detaylar için https://gezimanya.com/bozburun


Fotoğraf: Hakan Suyun- Bozburun

Turgut Şelalesi


Turgut şelalesi. Bozburun yarımadasının başlangıç noktasına yakın, Selimiye’ye gelmeden yaklaşık 12 km mesafedeki Turgut şelalesi yazın sıcak günlerinde serin suları ve enfes doğası İle mutlaka görülmesi gereken irili ufaklı şelaleden oluşuyor. Daha fazla detaylı bilgi için https://yolcu360.com/blog/turgut-selalesi-tabiatin-gizli-hazinesi-marmaris-mugla/


Fotoğraf: Hakan Suyun- Turgut Şelalesi

Kızkumu


Koyun ortasında batık bir patika gibi uzanan, 3 metre genişliğindeki 600 metrelik sığlık alan nedeniyle denizin ortasında yürüyor hissi vermesiyle tanınır. Kızıl kumlardan oluşan patikanın sonunda, Kızkumu'na adını veren efsanenin baş kahramanı prensesi tasvir eden bir heykel mevcuttur. Su seviyesi heykele yaklaştıkça artmaktadır. Koyun ortasındaki bir ada bulunmaktadır; adanın üstündeki kalıntıların Bybassos antik kentine ait olduğu sanılmaktadır. Efsaneler için https://gezimanya.com/bozburun/gezilecek-yerler/kizkumu


Söğüt

Elbette ilk akla gelen Manzara restoran olsa da oldukça güzel bir denizi var. Köy merkezi dağlık kısma kurulmuş fakat denize doğru muhteşem bir panoramik yol manzarası size eşlik ediyor. Ayrıca Serçe koyunu da görmeden gelmeyin derim.


Fotoğraf: Hakan Suyun - Serçe Koyu

Detaylar için :

https://www.kucukoteller.com.tr/blog/en-nadide-beldelerimizden-marmaris-sogut-koyu

https://www.birhayalinpesinde.com/marmaris-sogut


Bayır Köyü


Bayır köyü dağın eteklerine kurulmuş ve çam ormanları içinde insanları ile de nefis ve mutlaka görülmesi gereken bir belde. Köyün tam ortasında bulunan çınar ağacı tahminlere göre en az 2.000 yaşında ve inanılana göre etrafında 7 tur döndüğünüzde dilekleriniz kabul oluyor. Bu doğrumu dur bilinmez fakat, yazın o meşhur Marmaris sıcaklarında altında içtiğiniz bir kahve ve muhteşem manzara unutulacak gibi değil. Arıcılık önemli bir geçim kaynağı fakat ülkemizin defne ve kekik ihtiyacının çok büyük bir kısmı bayır’dan karşılanıyor. Yamaca kurulmuş olsa da Tekne sevdalılarının ilk duraklarından olan çiftlik koyu mutlaka uğranması gereken bir plaj.


Çiftlik Koyu

Detayları buradan inceleyebilirsiniz

https://marmaristown.com/tr/marmaris-bayir-koyu-gezi-rehberi/



Herkese iyi tatiller!

119 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Selimiye

bottom of page